1 Kasım 2019 Cuma

İlişi Köyü ve sakinlerine...



İlişi Köyü ve sakinlerine...
Umarım vakit ayırıp okursunuz... Hayatta hiçbir şey tesadüf değildir… Ne öğrenmemiz gerekiyorsa, kendimizde neyi geliştirmemiz gerekiyorsa bilinçaltımız bize bu yönde seçimler yaptırıyor. Karşımıza buna göre insanlar çıkarıyor. Bu noktada önemli olan yaşadıklarımızı neden benim başıma geliyor diye sorgulamak değil de yapılan seçimlerden ne öğrenmemiz gerektiğini çözümleyebilmek ve sorgulama ile çözümleme arasındaki ince çizgiyi anlayabilmek aslında.
Kendi adıma yaptığım seçimlerden hiçbir zaman pişman olmadım. Karşıma çıkan insandan ne öğrenebilirim diye baktım. Çok şeyde öğrendim. Çünkü insan gelişebilen ve değişebilen bir varlık. Her ne yaşadıysam yapabildiğim kadarıyla umutla, sevgiyle, saygı ile kabul etmeye çalışıp, insanlara nasıl daha fazla yardımcı olurum, etrafımdaki insanları nasıl daha fazla mutlu edebilirim diye düşündüm hep. Bundan sonrada bu yolda ilerlemeye devam edeceğim/edeceğiz ve bizi yolumuzdan alı koyamayacaksınız. Çünkü bir gün hepiniz, biz size nasıl saygı duyuyorsak size de bize saygı duymayı öğreneceksiniz!
Şimdi diyeceksiniz ki Neslihan’a gene ne oldu? Çok şey oldu çoook… Ve sadece bana da olmadı. Bize ve sizin insanlığınıza oldu.
Ben bu kadar iyi olmaya çabalarken, daha çok insana değebilmek için benim gibi düşünen bazı arkadaşlarla birlikte öncelikle dernek yönetimini aldık. Köyümüze daha fazla değer katabilmek, insanları bir araya toplayabilmek için güzel işler başardık. Hatta yaptığımız işleri o kadar güzel yaptık ki bir süre sonra köyümüzdeki otelin işletmesi bile iki arkadaşım ile bize devredildi. Evet belki mükemmel değildik ama yaptığımız işleri mükemmele yakın yapıyorduk halen daha da yaptığımıza inanıyorum. Fakat size inanamıyorum. Bizler İstanbul’dan, kmlerce uzaktan bu şekilde özverili çalışırken, sizler için kendimizden hayatımızdan verirken, sırf köy güzelleşsin, otelin ışığı sönmesin, orada çalışan insanlar ekmek kazansın diye uğraşırken, köyümüzü tanıtalım gelişsin, güzelleşsin derken, siz neyi hazmedemiyorsunuz? Bizleri mi? Yaptığımız işleri mi? Bu koltukların bize de olmasını mı? Dışardan bakarken ne güzel değil mi? Hepsine sizin sahip olmanız gerekirken bizler sahibiz. Keşke sizlerde bizim gibi etrafınızı, köyünüzü, insanınızı düşünebilseydiniz ve sizler sahip olsaydınız da biz size destek olsaydık. Peki bunlara sahip olmak için ne yaptınız? Ya da köyünüze, yaşadığınız yere sahip çıkmak için ne yaptınız? Hiç düşündünüz mü? Bu zamana kadar hiçbir şey yapmadığınızı düşünüyorduk. Ancak artık yaptıklarınızı biliyoruz ve anlamaya çalışıyoruz ama anlamlandıramıyoruz!
Bizler bu kadar uzaktan o güzel köye sahip çıkmaya çalışırken, inanmasanız bile sizleri düşünürken, sizden, arkadaşlarımız olandan esnaf olandan destek beklerken siz hiç bize destek olmayı düşündünüz mü? Evet düşündünüz. Haksız eleştirilerle, kötülemeyle, karalamayla!!! Hiç gitmediğiniz otel hakkında fikirlerinizi söyleyerek, insanlar oraya gitmesin diye saçma sapan konuşmalar yaparak. Fiyatına, temizliğine, çalışanına laf söyleyerek! Bizleri yönetmeye, yönlendirmeye çalışarak, bizlere yaptıramadıklarınızı, büyüklerimizi araya sokmaya çalışıp, yönlendirme yaparak vs. Lütfen unutmayın orası bir işletme ve amacı köye değer katmak!
Şimdi gelelim giriş kısmının bunlarla ne alakası olduğuna. Şöyle ki bizler sayenizde iyi kötü çok güzel tecrübeler edindik. Kendini geliştirmek istemeyen insana yardımcı olunamayacağını, insanların kendi çıkarları uğruna bir başkasını nasıl harcamaya çalıştığını, kimseye güvenmemeyi! Bunlara rağmen kendi çizgimizden çıkmamayı. Çünkü biz biliyoruz ki birlik olursan büyür ve gelişir, tek olursak bölünürüz ve bizim amacımız koltuk değil KÖY!
Umarım sizlerde bizlerden güzel şeyler öğrenebilirsiniz ve hep birlikte daha güzel işler başarırız ve güzel köyümüz için hep birlikte çabalarız…
Sevgi ve saygılarımla,
29 Haziran 2019

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder