15 Kasım 2014 Cumartesi

Evaze (Çan) Etek Çalışması Geldiiii.... :)))


Dersleri biraz aksattık mı ne? Bu ara gene yoğunluğa denk geldim şükür ki notlarımı almıştım :)...

  Hep merak ederdim evaze etek ne demek diye... Etrafımdakilerin etek modeli yada elbise modelinden konuşurken kullandıkları terimleri anlamıyor olmak beni kızdırırdı ama gene de soramazdım nedir bunun tanımı diye...Çünkü o zaman dikişe çoook uzak bir insandım...
Şimdi şimdi öğreniyorum...

İşte karşınızda Evaze Etek yani bizim bildiğimiz çan etek çalışmamız...

Ders 4 / Evaze (çan) Etek Çalışması 

Bu eteği anlatırken daha önce yayınladığım, herkesin bildiği Temel Etek kalıbı üzerinden gideceğiz.


Evaze Etek 1 
    Temel Etek kalıbımızın pens uçlarından başlayarak etek ucuna kadar çiziyoruz. Bu çizginin doğru olması için ön ve arkada eteğimizin pens uçlarından etek ortasına kadar olan mesafeyi ölçüp, aynı ölçüde etek ucuna kadar iniyoruz. Bu çizginin eteğimizin ön ve arka orta çizgisine paralel olması gerekiyor. Çizdiğimiz çizgiyi eteğimizin pens bitimine kısmına kadar kesiyoruz. Burada dikkat etmemiz gereken şey pense geldiğimizde, eteğimizin V şeklinde olan pensin yan dikişlere yakın olan çizgisini pens bitimine kadar kesmek.  Kesim işlemini yapınca, eteğimizin pens uçları birbirine denk gelecek şekilde eteği istediğimiz kadar dışa doğru açıyoruz. Eteğimizin ne kadar açtık isek aynı ölçüye göre diğer parçayı açıyoruz. Diyelim ki ön etekte etek ucu kısımını 4 cm açtık, arka etekte de 4 cm açıyoruz. Ayrıca pens uçları birbirine denk gelmesine dikkat ederken pensler üst üste gelebilir, bu sorun olmaz çünkü pensler bir birinin üzerine gelerek daralıyor.  Daha sonra penslerin uç kısımlarını baz alarak tekrar penslerimizi düzelterek çiziyoruz. Bu işlemi de tamamladıktan sonra etek uçlarını pistole yardımı ile regule ediyoruz yani düzeltiyoruz.

Evaze Etek 2


  Ayrıca evaze etek çalışması yaparken etek uçlarını genişletmek için yan dikişlerden pay verilebilir. Fakat yan dikişin bozulmaması için en fazla 2 cm -2,5 cm pay verilir. Yandan genişletmek için 2 cm dışa doğru  pay verip bu noktayı eteğimizin basen çizgisi ile birleştiriyoruz. Burada dikkat etmeniz gereken nokta ise şu ; birleştirme yeri kalça çizgisi değil, basen çizgisi yani kavisli olan kısım ile birleştirmek.

Gittikçe anlatması daha kolay geliyor :) Gerçekten sevdim ben bu işi.. Birde dikecek vaktim olsa..

Umarım çalışmalarımın size faydası olur...

Selamlar,
Neslihan

Etek Belsiz ve Astarsız Olur mu? Temel Etek Kalıbı için Bel Kemeri ve Astar Çalışması Anlatımı

   Her şey tamam da etek beli kemersiz olur mu?  Olmaz tabi ki...
İsteyen pervaz yapabilir. Benim tercihim genel olarak pervaz oluyor ancak kursta öğrendiğim bilgileri paylaşmak amacında olduğum için eteğimizin kalan kısımlarını tamamlayalım..

Etek bel kemeri ve astar kalıbı bilgilerinize sunulur :)


Ders 3 / Temel Etek Kalıbı BEL KEMERİ ve ASTAR

BEL KEMERİ

Bel Kemeri


Kalıp çıkartırken bel ölçümüzü 2'ye bölüp, çıkan sayıya +1 olan bolluk payımızı ekliyorduk. Çıkan rakam ayrı ayrı bizim ön ve arka olmak belimizin ölçüsünü verir. Bel/kemer için çıkartacağımız kalıp bütün olduğu için çıkan rakamı (bel/2+1) 2 ile çarpıyoruz. Örneğin belimiz 70 cm olsun. 70/2+1 den belimizin ölçüsü 36 cm olur ve 2 ile çarparak 72 cm'e ulaşırız. Kalıbımız da çıkartırken ulaştığımız rakamı çizgi şeklinde çiziyoruz ve bu işarette ön ortamızı işaretliyoruz. Çizdiğimiz bu çizginin her iki tarafına 3'er cm pay veriyoruz. bu şekilde kemer kalıbımızı çıkartmış oluyoruz. Kemer kalınlığını istediğimiz ölçüye göre çıkartabiliriz ancak bunu yaparken her iki tarafında aynı ölçüde olması gerektiğidir. Ayrıca resimde gördüğünüz gibi  kalıbımız bahsettiğimiz ölçüden fazla görünüyor. Kemerimizde düğme payı olarak adlandırdığımız bir parça daha var. Kemer ölçümüzü 2 cm uzatarak düğme payını ekleyebiliriz. Bel kemeri için dikiş payında 2 cm vermemiz gerekiyor.

ASTAR

resim  Astar


Astar
Dikmesi bana her zaman zor gelmiştir ama çizimi kalıbı en kolay olanı bu sanırım..
Temel etek kalıbımız  ile arasında 2 fark var :) Normal etek kalıbımızı  çıkartıp, kalıbın ön ve arka ortasında 0,5 cm bolluk payı, etek boyunu da normal etek boyumuzdan en az 2cm kısa yaparak astartımızın kalıbını çıkartmış oluyoruz. Anlatması bile kolay değil mi?














Herkese şimdiden kolay gelsin..


28 Ekim 2014 Salı

Kaldığımız yerden devammm.... Yazması, çizmesi, anlatması her ne kadar zor olsa da işte TEMEL ETEK KALIBI 2. AŞAMA....

Bu hafta da herkese merhaba...

Geçen hafta kaldığımız yerden devam ederek eteğimizin 2. ve önemli olan aşamasını anlatmaya çalışacağım, umarım başarılı olurum. Aslında kolay fakat anlatması biraz fazlaca zor.

Elimden geldiğince sade bir şekilde anlatmaya çalışacağım. Bu  iki aşama etek kalıbı için çok çok önemliymiş. Hocamız böyle tembih etti. Haydi başlayalım :)

DERS 2 / TEMEL ETEK KALIBI 2.AŞAMA

   Çizim sizlere karışık gelebilir ancak bu gözünüz korkutmasın :) 2. aşamada bel ve kalça kısmının çizilmesini, ön ve arka kalıp için bel fazlalığı, penslerin çizimlerini öğrendik.
Bu kısımları çizebilmek için kalça ve bel ölçümüzden yardım alıyoruz. Kalça Ölçüsü/2 + 1 den, bel ölçüsü / 2 + 1 i çıkartıyoruz. Ölçümüzde bel 70 cm, kalça 94 cm idi.

Yani Kalça  94 / 2 + 1 = 48
         Bel     70 / 2 + 1 = 36
                                    -         
                                        12
Çıkan rakamın (12 cm) 2 cm 2'i ÖN pens payı, Ön pensin 0,5 cm veya 1 cm fazlası ARKA pens payı kalan kısım da bel fazlalığı yani YAN PAY olarak alıyoruz.  Bu durumda ön pens payı 2 cm, arka pens payı 3 cm, yan payda 7 cm olarak alınıyor.




   Öncelikle kalıptan çıkartacağımız YAN PAY ( Bel fazlalığı)'dan başlıyoruz. Yan pay, kalıbı çıkartırken kullandığımız teknikten dolayı ön ve arka kalıpta (resimde kırmızı ile işaretlenen bölüm) ön bel ve arka bel kısmının arasında kalan bölüm ve kalıbımızdan çıkartacağımız yerdir. Hesapladığımız yan pay ölçümüzü, yan dikiş çizgimizde, bel hattının 1 cm yukarısına çıkarak, aynı hizada, ön ve arka kalıba eşit dağılacak şekilde içeri giriyoruz. Yani 7 cm olan yan pay için  yan dikiş çizgisi orta nokta alınarak, 3,5 cm ön, 3,5 cm arkada kalıptan içeri giriyoruz. resimde D ve E noktası olarak görebilirsiniz.  Kalça kavisi için, yan dikişten, kalça hattı çizgimizden 2 cm yukarı çıkıyoruz. ( B noktası) ön ve arka kalıpta B noktası ile E ve B noktası ile D noktalarını birleştiriyoruz. Bu şekilde hem yan pay fazlalığını belirlemiş hem de kalça kavsimizi işaretlemiş oluyoruz.

 
    Arka kalıp bel oyuntusu için arka ortası çizgimizde resimde belirtmiş olduğum A noktasından 1 cm aşağıya ve indiğimiz 1 cm den de, 2 cm içeri giriyoruz. 2 cm içeri girmiş olduğumuz yer ile E noktasını birleştiriyoruz.
Ön kalıp bel oyuntusu içinde kalıbımızın ön ortası çizgisinden ( C noktası) 2 cm içeri girerek D noktası ile birleştiriyoruz.

 Ön Pens için öncelikle ön eteğimizin bel kısmının 3'te 1'i (1/3) hesap edilir. Yani C ile D noktası arası mezur ile ölcülerek 3'e bölünür. Çıkan sayı kadar yan dikiş den içeri girilir ( G noktası). daha önce hesap ettiğimiz ön pens payı bu nokta baz alınarak 2 ikiye bölünür ve pens boyu için G noktasından 9 cm aşağıya inilerek pens çizilir.Kalça düşüklüğü 20-22 cm olarak alınan kalıplarda pens boyu 10 veya 10,5 cm olarak alınır.

Arka Pens ön pensten farklı olarak  bel ölçüsü ikiye bölünür. Yani E ile A noktasından 1 cm aşağıya indiğimiz yer ölçülür ve tam ortası baz alınarak arka pens payı eşit olarak dağıtılır. Arka pensin boyu standart olarak 12 cm olarak alınır ve F noktasından 12 cm aşağıya inilir.

Pensin açık hali
  Yukarıda anlatmaya çalıştığım gibi bu işlemleri tamamladığımız zaman temel etek kalıbımızı çizmiş oluyoruz. İş geliyor kalıbı çıkartmaya. Bu işlemleri yaptıktan sonra dikkat etmemiz gerek bir şey var. Gerekli çizimi yaptıktan sonra kalıbımızı ön ve  arka olarak birbirinden ayırıp direk kesmiyoruz. Bel ve pens çizgileri hariç diğer yerleri kesiyoruz. Bel kısmının düzgün olması için beli kesmeden önce pensleri kapatıyoruz ve kapatılmış şekli ile bel oyuntumuzu, bel oyuntumuza uygun olarak tekrardan çiziyoruz ve 2. çizmiş olduğumuz  bel oyuntusundan kalıbımızı kesiyoruz.
Pens kapatılmış hali




























Sanırım temel etek kalıbının sonuna geldik :) önümüzdeki hafta ne öğreneceğiz bilmiyorum ancak buraya kadar benim için her şey hoş... yeni dikiş dikmeye başlasam da kalıp çıkartmayı öğrenerek, teknik olarak da bu işlerden anlamayı çok istiyorum... Öğrendikçe de paylaşmaya devam edeceğim..

Başka konularda, yeni paylaşımlarda tekrar görüşmek üzere...

selamlar,












19 Ekim 2014 Pazar

Yeni bir heyecan, yeni bir başlangıç ve hoş geldin modelist yardımcılığı kursu... :)

Herkese merhaba,

  Yeni bir heyecan, yeni bir başlangıç ve modelist yardımcılığı kursu ile uzunca bir aradan sonra işte geldim buradayım demek istiyorum. 2013 senesinde büyük bir heyecan ile başlamış olduğum dikiş kursuna bu sene modelist yardımcılığı ile devam ediyorum. Dikiş kursuna giderken aynı zaman da yaptıklarımı anlatmak, bilgilerimi paylaşmak istediğime yeterince vakit ayıramamıştım.. Bu sefer daha düzenli olma çabası içerisinde olduğum için kursta öğrendiklerimi vakitlice paylaşmayı planlıyorum..
 Dikişten sonra sanırım modelist yardımcılığı kursu doğru bir karar oldu. Her ne kadar dikiş dikiyorum diyebilmek için daha 40 fırın ekmek yemem gerekse de modelini çıkarttığım kıyafetlerin dikişini dikerek, dikişi geliştirmek daha güzel ve heyecanlı olacak gibi... Bu arada bakmayın modelist yardımcılığı dediğime aslında kadın giysileri kalıp hazırlama bölümü diye geçiyor ama modelist yardımcılığı daha havalı geliyor :))

 Bugün ilk dersimizde temel etek kalıbının 1. aşamasını öğrendik. Geçen seneki öğretmenimizin bize öğrettiği kalıplar vardı. O zaman öğrendiklerimi paylaşamadım ama bunları paylaşacağıma inanıyorum...  :)

Şimdi ilk dersimizde öğrendiklerimi dilimin döndüğü kadar sizlerle anlatmak istiyorum.

DERS 1 / TEMEL ETEK KALIBI 1.AŞAMA

Kalıp çıkartmak için ihtiyacımız olan bel, kalça, kalça düşüklüğü, etek boyu bilgilerine ihtiyacımız olacak.

Bel : Bel ölçüsü olarak aldığımız yer belimizin en ince olan yerin ölçüsüdür.
Kalça : Kalçamızın en geniş kısmı
Kalça düşüklüğü : Genel olarak 18-19 cm veya 20 cm olarak olarak alınırmış ve kalçamızın başladığı yerdir.
Etek boyu : Etek boyunu bel ölçümüzü aldığımız hizadan etek boyunun uzunluğunu istediğimiz yere kadar olan kısım.

***Ölçü alırken, ölçü aldığımız kişinin üzerinde kalın olan ve potluk yapıp ölçüyü değiştirebilecek elbiseler olmamasına dikkat etmek gerekiyor.
Ayrıca ölçü aldığımız kişinin göbeği var ise  kalça ölçüsü alırken mezurumuzu göbeğine doğru çıkartarak ölçü almamız gerekiyor.

Kalıbımız da 25 eşel ölçüsünü kullanacağız. Eşel metrenin belirli ölçeklerde küçültülmüş halidir.

Temel Etek Çalışması 1.Aşama
İlk dersimizde 38 beden kalıp ölçüsü ile çalıştık.
Ölçüler;
Bel : 70 cm
Kalça : 94 cm /2 = 47 + 1 = 48 
Kalça düşüklüğü : 18 cm
Etek boyu : 60 cm
Eşel : 25 cm

 Kalıp çıkartırken ön ve arka olarak tüm eteği 2 parça halinde çalışacağımız için kalça ölçümüzü öncelikle 2 ye bölüp, çıkan sayıya + 1 ekliyoruz. + 1 i eklememizin sebebi kıyafetlerimizdeki bolluk payı yada çekme payını eklemek içindir. *** eğer evde dikiş yapıyorsunuz ve aldığınız kumaşları 1 gün beklettikten sonra yıkayıp, bol buhar ile ütülüyorsanız pay hesap etmenize gerek yok.

 Öncelikle kalıbı çıkartacağımız kağıdın  sağ tarafından 18 cm içeri girecek şekilde aşağıya doğru belirli aralıklarla işaret alıp, bu çizgileri birleştiriyoruz. Bu çizgi bizim kalıbını çıkartacağımız eteğimizin ARKA ORTASI çizgisi olacak. Arka ortası çizgisinden 90 derece dik açı ile çizginin sol tarafına 48 cm lik çizgi çizerek BEL HATTI çizgimizi belirliyoruz. Bel hattı ile arka ortası çizgisinin birleştiği yerden 18 cm aşağıya inerek ve bel hattı çizgimize paralel olacak çizgimizi çizerek KALÇA HATTI çizgisini belirliyoruz. Arka ortası çizgisinden 48 cm sol tarafa doğru belirli aralıklarla tekrar işaretliyoruz ve  bu işaretleri arka ortası çizgisine paralel, bel hattına dik  olacak şekilde birleştiriyoruz ve eteğimizin ÖN ORTASI çizgisini belirliyoruz. Arka ortası ile ön ortası çizgisinin ortası olan YAN DİKİŞ için arka ortasından 24 cm sol tarafa doğru, arka ortası ve ön ortasına paralel, bel hattı ile kalça hattına dik gelecek şekilde çizgimizi çiziyoruz. Arka ortası ile bel hattının kesiştiği noktadan aşağıya doğru yani arka ortası çizgisinde 60 cm işaretleyerek eteğimizin boyunu işaretliyoruz. Aldığımız etek boyunu sol tarafa doğru, arka ortası çizgisine dik açı ile gelecek şekilde uzatarak oluşan  ETEK UCU çizgimizi yan dikiş ve ön ortası çizgimize dik gelecek şekilde birleştiriyoruz.

*** Kalıp çıkartırken tüm hesaplarımız milimetrik olduğu için tüm ölçülerin birbirine tutarlı olmasına dikkat etmemiz gerekiyor. Bunun için imkanınız var ise geoder kullanmanızı tavsiye ederim. Ben henüz edinemedim ancak en kısa sürede alacağım. Ayrıca kalıp çıkartırken çizgileriniz net olması gerektiği için ince uçlu kalem tavsiye ediliyor.

Bugünlük bu kadar yeter mi dersiniz.. Gerçi ilk ders için çok ağır olmadığını düşünüyorum yada az da olsa kalıp çıkartmayı gördüğüm için şimdilik bana kolay geldi... Umarım sizlere de faydası dokunur...

Sağlıcakla kalın...
Neslihan

28 Ağustos 2014 Perşembe

İSMEK - ÇALIŞANLAR İÇİN HAFTA SONU DİKİŞ KURSU AÇTIRMAK İSTİYORUZ!!

LÜTFEN YAYALIM :))) YARDIMLARINIZA İHTİYACIMIZ VAR!!!!

İSMEK - ÇALIŞANLAR İÇİN HAFTA SONU DİKİŞ KURSU AÇTIRMAK İSTİYORUZ!!!

Herkese Merhaba,
Bende dikişe yeni merak saranlardanım. Hafta ortası çalıştığım için geçen sene İsmek’in Üsküdar Bağlarbaşı’ndaki hafta sonu kursuna gitmiştim. Bu kursta edindiğimiz arkadaşlarımızla, bu sene tekrardan kayıt olmayı planlıyorduk ancak edindiğimiz bilgiye göre bu sene hafta sonu kursu açılmayacakmış. Maalesef hafta ortası İsmek’te her yerde kurs bulabiliyorsun fakat hafta sonu dikiş kursu bulmak çok zor. Dikişi geliştirmek için kursa gitmek isteyen varsa, ÜMRANİYE – DUDULLU – ÇEKMEKÖY veya ÜSKÜDAR taraflarında kurs açılması için İsmek’e başvurmak istiyoruz. Yeterli mevcut sağlanırsa kurs açtırabileceğimiz söylendi. Bu durumda İsmek’e mail atmamız gerekiyor. Bu konuda benimle irtibata geçebilir misiniz? Sanırım 15-20 kişi olursak açtırabiliriz. Umarım yeterli sayıyı buluruz. Kurs kayıtları önümüzdeki hafta açılacağı için elimizi çabuk tutmamız gerekiyor. Teşekkürler
Selamlar,
Neslihan Savaşan

22 Nisan 2014 Salı

Bol Boool Teyel :))

    Tekrar merhaba, sonunda konumuza geldik... Blog oluştururken ki asıl amacım dikiş ile ilgili öğrendiklerimi sizlerle paylaşmaktı. Ancak giriş yazısından sonra benim için çok önemli olan köyümü anlatmadan geçemezdin.. Ayrıca farklı konularla da blogu dolduracak gibi görünüyorum...Herşeyden biraz biraz yazacağım sanırım :) Zaman alacak bu blog işi  ama çok zevkli bir işmiş. bunu da herkese tavsiye ederim :) Şimdi dikiş ile ilgili temel konuya değinebiliriz...
       Kursumuz başladığında ilk ders olarak teyel çeşitlerini öğrenmiştik. Vaktimizin çoğunu teyel alarak geçiyoruz. Aslında teyel ile uğraşmak, iğne ve iplik kullanmada elimizin alışmasına da yardımcı olmuyor değil. Ayrıca dikişin en kolay ve en zevkli kısımlarından biri bence :) dikiş ile ilgilenirken rulet kullanmak bana göre değil... Sabun kullanacağım, teyel alacağım... Böyle daha eğlenceli, sizlere de tavsiye ederim, zaman açışından biraz zaman alıyor ama daha çok emek verildiği için daha da özen gösteriyor insan...
   
 Resimde gördüğünüz gibi düz teyel, ara teyel, büzgü teyeli, işaret teyeli, bol teyel, verev( yani Z ) teyeli ve hristo teyeli olmak üzere biz 6 çeşit teyel öğrendik. Resimde 1 tane fazla bir örnek var oda makina dikişi. Daha fazlası var mıdır inanın bilmiyorum çünkü bende bu işte yeniyim. İlerleyen . zamanlarda hobi amaçlı modelistlik ve stilistlik düşünsem de şimdilik bu kadar bilgi bana yetiyor :)
Resimlerde de gördüğünüz gibi biraz amatörce ama ilk yaptıklarım olduğu için affınızıa sığınıyorum :)

Şimdi teyel çeşitlerine geçebiliriz..



*Düz teyeli kumaşları bir birinine birleştirmek için kullanırız ki dikiş dikerken kumaşlar kaymasın. ayrıca sökülmesi en kolay teyeldir :)

*Büzgü teyeli dikeceğimiz kıyafetlerde büzgü yapmak istediğimiz yerlerde kullanırız.

*İşaret teyeli dikeceğimiz kumaşlarda, karşılaştırma yaparken, kumaşların birbirleri üzerine gelecek olan yerleri belirleriz. Ön ortası, bel düşüklüğü gibi kısımlarda kullanılır.
*Bol teyel ile kalıbını çıkarttığımız giysilerin, her iki tarafında da aynı işaretin olmasını sağlar. Bol teyel yerine kumaşlarla uğraşırken zamandan kazanmak için rulette kullanabilirsiz.

*Verez/Z teyeli bel kısımlarında yada cep kısımlarında uyguladığımız bir teyel çeşitidir. Özellikle tela yapıştırdığımız yerlerde kullanır. Bunu kullandığımızda dikişten önce tela koyduğumuz yerler bozulmadan kalmasını sağlar.
*Hristo teyeli  özellikle pantolan paçalarında yada eteklerimizın etek ucu kısmında kullanırız ki dikiş izi belli olmasın.

*Ara teyeli dikeceğimiz kumaşları birbirine tutturmada kullanırız. Prova sonrasında bu dikişi dikkate alarak makine dikişi yaparız.

Aslında hepsi bir birinden kolay ve zevkli. Umarım sizlere biraz da olsa faydası olmuştur....

18 Nisan 2014 Cuma

hayat..

   Kırgınım artık hayata.. sormadan bana verdiklerine, sormadan benden aldıklarına… dünüme, bugünüme, yarınıma.. yanımda olana, yanımdaymış gibi davranana ve hiç yanımda olmayana… herkesten her şeyden kaçmak istercesine kırgınım… Umutla yaşardım eskiden… kırılganlıklarımı zamanla unuturdum. Belki de unutmak diye bir şey yok, zamanla yaşadığın duruma alışmak, umursamamak var hayatı. Her yaşanana, olana bitene rağmen  en ufak şeylerden koskocaman mutluluklar çıkartmak, doyasıya kahkaha atabilmek istiyorum... Çok bir şey  değil, her şeyden kaçarken bile aslın da umut edebileceğim yarınlarım olsun istiyorum herkes gibi… Her şey  çok güzel olacak diyemesem bile her şeyin güzel olacağına inanarak yaşamak  istiyorum...
Çok şey aldın benden hayat, verdiklerin de güzeldi, sözüm yok aslında… ama verdiklerini her an alacakmış gibi yaşattın beni… Oysaki ben küçücük şeylerden koskoca mutluluklar elde ederdim.. Yıkılmaz bir görüntüm, güçlü bir kalbim vardı. Zamanla, ağır ağır sen darbe vururken, benim artık ayakta duracak takatim, savaşacak gücüm kalmadı inan..  bırak gücü, hayal kuracak bile sevesim kalmadı artık… ve ben o kırgınlıkların içinde yıprandım, artık  yoruldum… son bir umudum kaldı şimdi… o da senden beklentim olmadan yaşamak… sitem etmek istemiyorum ama bari onu çok görme bana…

21 Şubat 2014 Cuma

El sallıyordu mavinin hırçınlığı, göz kırpıyordu yeşilin verdiği huzur… Kastamonu’nun Bozkurt ilçesinden, İlişi (Yakaören) Köyü’nden..



İlişi Plaj


   Dışarıdan bakınca küçük bir sahil köyü olarak görebileceğiniz İlişi, içerisinde barındırdığı yaşamlarıyla, yetiştirdiği kaptanların gezip görmüşlükleriyle, köy insanlarının içerisindeki deniz ve balık sevdasıyla, yazın ayrı kışı ayrı güzellikteki manzaraları bulabileceğiniz, sizleri ağırlamaktan mutluluk duyan, her birinin farklı hayat hikayeleri olan güzel insanlarla tanışabileceğiniz koskoca bir dünyadır aslında… 

  
Çarşı Meydanı
 İlişi Çayı’nın denize birleştiği yerde,  köprüden geçtikten sonra köyün çarşısı size hoş geldin der. Sakin ve sessizdir çarşısı. 
Her sabah özlem dolu insanların birbirine kavuşmasını sağlayan otobüslerin gelişini, her akşam içleri burkularak eş-dost ve akrabalarını yolcu eden insan kalabalıklığını gördüğünüz,  alışveriş yaparken sıcacık sohbetlere vesile olan bakkalları, mis gibi kokan yuvarlak delikli ekmek alabileceğiniz fırını, çarşının her yerine hakim olan kahvehanesi,
Konak Otel
 konaklama için kullanabileceğiniz
 Konak Otel’i, tadının damağınızda kalacağından emin olduğum, bizim oranın şivesiyle ‘’dadundan yenmez’’ denilen, Berrin ablamızın özenle hazırladığı, yöremize ait meşhur kulaklı makarnasını, bazlamacını yiyebileceğiniz  Zade Kafe'siyle, ayrılırken damağınızda güzel tatların, aklınızda güzel hatıraların kalacağı, unutulmaz bir yerdir.. 


   
Cuma Yanı Köprüsü
  Çayın geldiği yöne doğru yukarıya çıktığınızda korumaya alınmış tarihi ahşap evleri, çay üstündeki köprüleri, özellikle de tarihi Cuma Yanı Köprüsü'nü ve köprü yanındaki yüzyıllık çınar ağacını görürsünüz. Patika yollarıyla, mavi ve yeşilin en güzel manzaralarının izlendiği, harman yerlerinde oturan yaşlılarıyla eğlenceli sohbetler edebileceğiniz,  her anını her manzarasını fotoğraflamak istediğiniz bir yer olur çıkar… 
                                                                                              
İlişi Plajı

Çarşıdan İnebolu tarafına gittiğinizde sizi Kastamonu’nun doğal plajından biri olan  İlişi Plajı karşınıza çıkar. Balıkçı barınaklarının ayrı bir hava kattığı, ailece dinlenip, denize girebileceğiniz bir plajdır. Sezonu kısadır aslında, yaz için denize girmek ve güneşlenmek istiyorsanız Temmuz 15 - Ağustos 15 tarihleri arası idealdir. Buna rağmen Batı Karadeniz de olduğu için yarının sizi neyi beklediğinizi bilemezsiniz...   
   Deli doludur ya Karadeniz,
Sahilden Görünüm
bugün günlük güneşlikken yarın sert rüzgarların estiği, burnunuzu dışarı çıkaramayacağınız fırtına şeklinde yağmurların yağdığı  bir yer olur. Aynı hafta da size mavi dalgalarını, esen rüzgarını, yağmurun bereketini, yağmur sonrası toprak kokusunu sunabilir yada süt liman dediğimiz, çarşaf misali olan denizin dibini görebileceğiniz bir deniz görürsünüz…
 

     
Mutlu Bir Kare


  Güzel dostlukların başlangıcı olan, çoğumuzun İstanbul yada başka şehirlerde yaşamasına rağmen, özenle her sene gitmeye çalıştığımız hatta daha fazla gitmek için fırsatlar yarattığımız, üst jenerasyonlara hayranlık duyarak geçirdiğimiz çocukluğumuzun, hayatımızdan çıkartamayacağımız arkadaşlıklarımızın oluştuğu, akrabalarımızın olduğu, her sene farklı hatırlarla ayrıldığımız ve hiçbir zaman vazgeçemediğimiz bir yerdir… Kaldığımız 1 haftaya elimizden geldiğince çok şey sığdırırız. Gündüzleri plajda denizin tadını çıkartır, geceleri limanda gitar partileri yapar, bir yandan çalıp bir yandan oynarız. Kaba bir tabir bile olsa eğlencenin dibine vururuz.
 
  Aslında İlişi ve çevresi için yazılacak,anlatılacak, gezilecek o kadar çok yeri vardır ki sayfalar yetmez.  Memleket sevdası içinde bu yazıyı küçük bir giriş yazısı olarak algılayabilirsiniz. İlerleyen zamanlarda daha farklı hikayelerle daha da fazla anlatmayı planlıyorum... Umarım keyifle okuyacağınız bir yazı olmuştur...

   Daha fazla bilgi ve görsele ulaşmak isterseniz köy derneğinin kurmuş olduğunu internet sitesi adresi http://www.yakaoren.com/  'dur. 

Sevgilerimle,
Neslihan Savaşan


Not: Bazı resimler internet üzerinden alınmıştır. 



                                                                       

17 Şubat 2014 Pazartesi

Hayat kulağıma fısıldadı ve dedi ki '' - Bir yerden başlaman gerek.''


    Bir yerden başlamak gerekiyor... Önce biraz kendimden bahsedeyim. 32 yaşında, baba tarafı Kastamonu'lu
Kastamonu/Bozkurt/Yakaören Köyü ve evimin manzarası
, annen tarafı Trabzon'lu olan Karadeniz ve memleket sevdalısı, 3 kardeşten maalesef en büyüğü, yaklaşık 10 yıldır Matrix Lojistik firmasında, farklı departmanlarda çalışan, işini ve firmasını seven biriyim. Arkadaş ortamlarından, eğlenceli sohbetlerden mutlu olan,tiyatro ve sinema gibi etkinliklerde organizasyonlar yapmayı seven, yemek haricindeki şeylerde paylaşmayı seven, uykusuzluğa ve açlığa tahammülü olmayan, zorda olsa hayata umutla bakmayı becerebilen, çiçeği burnunda yeni bir teyzeyim. Ayrıca da sürekli kendimi geliştirme ve kursa gitme merakı olan biriyim. Zaten her şey bu kurs merakımla başladı... 

    Kendini geliştirmek, yeni insanlarla tanışmak, yeni paylaşımlarda bulunmak için bir şeyler yapmak gerekiyordu. Bir kaç alternatifim vardı. Bir süre darbuka çalmak istedim fakat sevgili kız kardeşim aynı anda hem çalıp hem oynayamayacağımı söyleyerek ( ki dans etmeyi çok sevdiğimi bildiğinden olsa gerek) bu hevesten vazgeçirdi. Daha sonraları kara kalem kursu araştırdım. Bu hevesimde kardeşimin eşi tarafından hüsranla sonuçlandırıldı. Ellerimi kullanarak bir şeyler yapmalıydım. Bir şeyler üretmeli, kendime bir uğraş bulmalıydım. Sonunda bana çok uzak olan ve hiç bir zaman yakınından geçmeyi hayal bile etmeyeceğim, dikişte karar kaldım. Herkes bu kararıma çok şaşırıp, benim için çok kısa bir heves olacağı kanısındaydılar. Öncelikle bu iş için kendime özel bir kurs buldum, 1 ay kadar gittim. Hem ücreti pahalı hemde süresi kısaydı. Ayrıca yapılan çalışmalar Burda Dergisi'nin hazır kalıpları üzerinden yapılıyordu. Samimi olarak itiraf etmem gerekirse beni çok açmadı. Yaptığım işi tam anlamıyla yapmalıydım. Eğer dikiş dikiyorsam bunun hakkını vermeliydim. Bir süre sonra İsmek'de hafta sonları, tüm gün olan bir program buldum ve çok zor şartlarda da olsa yazılmayı başardım. Kayıtlar neredeyse açıldığı gün doluyordu.  Kayıt olduktan 1,5 ay kadar sonra kursa kabul edildiğim bilgisini aldım. Kursun başlama vakti geldikçe biraz da olsa yapabilecek miyim diye korktum fakat kurs başladığında edindiğim arkadaşlarım sayesinde kursu ve dikişi daha çok sevdim. Yeni yeni şeyler öğrenip, bir yandan üretiyorduk ve diğer yandan da arkadaşlıklarımızı geliştiriyorduk.Hem de kalıp çıkartarak. 
İsmek Üsküdar Bağlarbaşı Kurs Merkezi
Fakat sadece dikmek bana yeterli gelmiyordu. Sürekli olarak dikişi farklı bir şeylerle süslemem gerektiğine inanıyordum. Sonunda buna da karar verdim. Kurs arkadaşım Miray Şahbaz'ın blogunda sürekli geziniyordum. Kendisi yaptığımız etekleri ve öğrendiklerini sürekli blogunda paylaşıyordu. Tam da bugün fark ettim ki bende kendimi geliştirirken bir yandan da öğrendiklerimi herkesle paylaşmaktan mutluluk duyuyorum. Miray'ın sayfasında gezinirken bilgilerimi tazeliyor, yeni şeyler öğreniyordum. Onun sayfası bana ışık tuttu. Bu tarz paylaşımlarda bulunurken hem bilgilerimi tazeleyeceğim hemde tam istediğim şeyi dikişi farklı bir şeylerle süsmelemeyi başaracağım. Blog kurmaya hiç cesaret edemiyordum ancak arkadaşım sayesinde kendime olan güvenim geldi ve bir yerden başlamak gerektiğine tekrar inandım. O yüzden şimdilik bu yazı ile başlangıç yapmak istedim... 
      Sanırım sayfam sadece dikiş ile sınırlı kalmayacak, biraz oradan biraz buradan derken herkesin kendine bir şeyler bulacağı bir blog hazırlayacağım...

Sevgilerimle,
Neslihan Savaşan